24 Haziran 2015 Çarşamba

Neden Hazır Dekoratif Kaplamalar?

Modern cephe kaplamalarının sunduğu çok yönlü tasarım olanakları, büyük oranda boya ve kaplama malzemeleri alanındaki yeniliklere dayanıyor. Kullanıma hazır dekoratif kaplama ürünleri de binaların cephelerini sadece güzelleştirmekle kalmıyor; aynı zamanda güneş, rüzgar ve yağmur gibi dış etkenlere karşı da koruyor. 

Renk konusu, tasarım unsuru olarak modern mimaride giderek önem kazanıyor. Dış cephelerin amaca uygun, atmosfer yaratan renklerle tasarlanması, binaların karakterini yansıttığı gibi bulunduğu çevreye de canlılık kazandırılmasını sağlıyor. Konutlara alternatif renk ve doku seçenekleri ile farklılaşma şansı sunuyor. Baumit Hazır Dekoratif Kaplamalar, hem kolay hem de pratik bir şekilde uygulanabildiği için uygulama esnasında zamandan ve işçilikten de tasarruf sağlıyor. 



Yaygın olarak kullanılan toz mineral kaplamaların aksine, Baumit Hazır Dekoratif Kaplamalar daha dayanıklı, daha uzun ömürlü olmaları sebebi ile daha uzun garanti süreleri sunuyor. Baumit dış cephe yalıtım sistemleri ile mükemmel şekilde uyumlu olan Hazır Dekoratif Kaplama ürünleri yüksek kaliteli pigmentler ile yaratılan canlı renkleri ile ilk günkü parlaklığını uzun yıllar muhafaza edebiliyor. Avrupa’nın dış cepheler için en zengin renk sistemi olan Baumit Life®’ın sunduğu 888 renk alternatifi ile çok çeşitli ve kişisel renk kullanımına imkan veriyor. 

Baumit Hazır Dekoratif Kaplama ürünlerinin önemli özellikleri ve toz kaplama ürünlerine göre farklılıkları ise aslında neden bu ürünlerin tercih edilebileceğini anlatıyor. 
Mükemmel renk dayanıklılığı ve UV’ye karşı direnç
İklim etlilerine karşı direnç
Isı yalıtım sistemlerine uygun
Kullanıma hazır ürünler, güvenilir kalite
Tek seferde uygulama
Ayrıca boya gerektirmez
Daha dayanıklı ve uzun ömürlü

Yüksek su itici

Baumit’den mantolama yaptırmayı düşünenlere ipuçları…

Mayıs ayı ile birlikte dış cepheler için de yenilenme dönemi başlıyor. Son yıllarda dış cephe ısı yalıtımı, özellikle enerji tasarrufu avantajı ile renovasyon çalışmalarında öne çıkan uygulamaların başında geliyor. 

Ancak fiyat alırken ve karar verirken pek çok soru ile karşı karşıya kalınıyor. Isı yalıtımının uzman markası Baumit ‘in Teknik Uygulama Sorumlusu Ali Germili, dış cephe ısı yalıtımı konusunda sıklıkla sorulan soruları yanıtlayarak  dikkat edilmesi gereken noktalar konusunda ipuçları veriyor. 

Soru: Isı yalıtım sisteminin dayanıklılığı nasıldır? Kaç yıl sonra malzemenin değiştirilmesi gerekir?
Cevap: EPS, suya ve mikro organizmalara karşı dayanıklılığı sayesinde uzun ömürlü bir malzemedir. İsviçre’de yapılan bilimsel bir araştırmada polistirolun 30 yılın üzerinde bir dayanıklılığa sahip olduğu tespit edilmiştir. Yani profesyonel bir uygulama ile ısı yalıtım sistemi de bir binanın kullanım ömrüne paralel bir dayanıklılığa sahip olacaktır. 

Soru: Dış cephe ısı yalıtımı, iç cephe ısı yalıtımına tercih edilmeli midir?
Cevap: Binanın dış yüzeyine uygulanan ısı yalıtımı, hem içeri hem de dışarı doğru ısı transferini bariz bir şekilde önlemektedir. Odalardaki ısı duvarlara nüfuz etmekte ve burada güçlü bir şekilde frenlenmektedir. Kaloriferlerin söndürülmesinden sonra da “şömine etkisi“ devreye girmektedir. Yani ısınmış olan duvarlar ısıyı odaya geri vermektedir. Duvar malzemesi ne kadar masif ise, depolanan ısı enerjisi miktarı da o oranda fazla olmaktadır. Bunun yanı sıra, dış cephe yalıtımında konut mekanında alansal kayıp meydana gelmemektedir. Buna karşın, iç cephe ısı yalıtımı çok daha karmaşık ve teknik olarak oldukça zahmetli bir işlemdir.

Soru: Bir ısı yalıtım sisteminde mantar/küfleme oluşumu tehlikesi mevcut mudur?
Cevap: Bunun tam tersi geçerlidir: Konut alanlarında sıcak iç mekan havası soğuk bina kısımları ile temas ettiğinde ve duvarlarda yoğuşma suyu meydana geldiğinde mantar oluşumu ile karşılaşılmaktadır. Buna karşın dış cepheleri iyi yalıtılmış konutlarda sağlanan yüksek yüzey sıcaklıkları sonucunda mekan havası ile duvar arasındaki sıcaklık farklılıkları ortadan kalkmakta ve böylelikle yoğuşma suyu ve sonrasında mantar –küf oluşumu en aza indirgenmektedir.

Soru: Yalıtılmış duvarların nefes alamadığı ve mekanda boğucu bir havanın oluştuğu (yani bir tür “plastik torba etkisi”) doğru mudur?
Cevap: Hayır, bu doğru değildir. Hatta dış cephelerde en yaygın olarak kullanılan yalıtım malzemesi olan EPS, ahşap malzemeye yakın seviyede bir difüzyon katsayısına sahiptir. İç mekan havasının tazeliği sadece duvarların özelliklerinin ötesinde, doğru havalandırmaya bağlıdır. Mesela pencere ve kapıların tümüyle açılarak cereyan yaptırılması gibi.



Soru: Bir ısı yalıtım sistemi, daha düşük bir hava nemi oranı nedeniyle, konut iklimini daha da kötüleştirebilir mi?
Cevap: Tam tersine, profesyonel bir şekilde uygulanmış bir ısı yalıtım sisteminde konveksiyon yoluyla ısı geçişi önlenmektedir. Yani, soğuk iç duvarların neden olduğu rahatsız edici “ısının çekilmesi hissi” ortadan kaldırılmaktadır. Dışarıdan yalıtılmış duvarlar sayesinde evinizdeki iç duvarlar ile iç mekan havası arasındaki sıcaklık farkları dengelenmektedir. İçeride, kaloriferler tam kapasite çalıştırılmak zorunda kalınmadan, her yer eşit oranda konforlu bir sıcaklığa kavuşmaktadır.

Soru: Isı yalıtım sistemine yapılan bir yatırım ne kadar sürede kendini karşılamaktadır?
Cevap: Eski yapı stokundaki binalarda, dış cephe üzerinden ısı kayıpları çoğu durumda üçte bir oranında azaltılabilmektedir. Binanın eski dış cephesinin zaten zorunlu olarak tadilata ihtiyaç duyuyor olması koşuluyla, bir ısı yalıtım sisteminin maliyeti yapının durumuna göre 3-4 yıl içerisinde karşılanmaktadır.

Soru: EPS esaslı bir ısı yalıtım sistemi sağlığa zararlı maddeler içerir mi?
Cevap: Hayır. EPS gibi klasik yalıtım malzemeleri, aynı zamanda yiyecek maddelerinin ambalajlanmasında kullanılmaktadır. Üretimleri sırasında floroklorokarbonlar ve hidrofloroklorokarbonlar açığa çıkmaz. Malzemenin içerdiği polistirol boncuklarının şişirilmesi için itici gaz olarak, doğal gaz gibi olduğu haliyle doğada bulunabilen bir gaz olan pentan kullanılmaktadır. Bu gaz, ozon tabakası üzerinde de, insan organizması üzerinde de zararlı bir etkiye sahip değildir. Bu durum Münih Isı Korunumu Araştırma Enstitüsü tarafından da belgelenmiş ve EPS iç mekanlarda sakıncasız bir şekilde kullanılabileceği onaylanmıştır.

Soru: Isı yalıtım sistemi nedeniyle evin dış görünümü değişmek zorunda kalacak mı?

Cevap: Bu zorunlu değil. Eğer ince fakat buna karşın yüksek verimliliğe sahip yalıtım plakaları kullanılırsa, binanın mimarisi bozulmamaktadır. Böyle ısı yalıtım sistemlerinin ayrıca evin daha çok ışık almasını (daha az gölge) ve mevcut çatı saçaklarından yararlanmasını (çatı saçaklarının daha da uzatılmasına gerek kalmaz) sağlayan bir avantajı da bulunmaktadır.

9 Ekim 2014 Perşembe

Bir Isı Yalıtım Sistemi, Aynı Zamanda Nitelikli Bir İleri Teknoloji Ürünüdür

Günümüzde ısı yalıtımı konusunda tartışmasız olarak kabul edilmiş olan hususlar hangi yapı malzemeleri ile birlikte uygulanıyor olursa olsun, çevre dostu olduğu ve ev sahibine tasarruf sağladığıdır.

Yüksek verimliliğe sahip ısı yalıtım sistemleri, nitelikli birer ileri teknoloji ürünleridir. Dış cephesine kaliteli sistemlerle ve profesyoneller tarafından bir ısı yalıtım sistemi uygulanan binalar, ancak 30 yıl sonra tadilata ihtiyaç duymaktadır. Bu uzun ömürlülüğü sayesinde de çevrenin dengesi açısından olumsuzluklar olumluya dönüşmektedir.
 
Konutlarda komple ısı yalıtım sistemi uygulamak için en yaygın ve hesaplı yöntem polistirol esaslı (EPS) bir ısı yalıtım sistemidir. Bu malzemenin üretimi sonucunda ürünün tüm yaşam döngüsü hesaba katıldığında ve diğer yalıtım malzemeleri ile karşılaştırıldığında sadece biraz daha fazla miktarda CO2 açığa çıkmaktadır. Ancak polistirolun yalıtım özellikleri o denli iyidir ki, uygulamanın ardından tasarruf edilen enerji masrafları sayesinde, enerjinin üretimi için harcanan giderler birkaç yıl içinde karşılanabilmektedir. Giderlerin karşılandığı bu noktadan sonra polistirol ısı yalıtım sistemi gerçek, olumlu bir çevre etkisi sağlar ve böylelikle CO2 emisyonunun azaltılmasına katkıda bulunur.



Isı yalıtım sistemlerinde kullanılan bir diğer ürün ise taş yünüdür. Taş yünü, yanmaz özellikte yalıtım malzemesidir. Taş yünü ile yapılmış ısı yalıtım sistemleri genellikle okul, hastane ve kamu kurumlarında tercih edilebilmektedir. Diğer yalıtım plakalarına göre biraz daha yüksek maliyetli olması nedeniyle bu yalıtım malzemesi, genellikle yüksek yapılarda veya büyük boyutlu konut binalarında yangının farklı bölümlere sıçrayarak yayılmasını, örneğin odada çıkan bir yangının pencereler üzerinden dış cepheye sıçramasını önlemek amacıyla, bölgesel olarak kullanılmaktadır.

Konforlu yaşam mekanları

Sağlıklı bir ortamın sağlanması için ortam sıcaklığı ile duvar iç yüzey sıcaklığı arasında en fazla 2-3 °C’lik bir sıcaklık farkı olmalıdır. Ortam sıcaklığının 20 °C olduğu düşünülürse duvar iç yüzey sıcaklığı 17°C’nin altına düşmemelidir ki konforlu bir konut sıcaklığı 19-22 ºC iken, nem oranının da %40-60 aralığında olması gerekir.  Sıcaklık farkının büyük olması durumunda içeride bir hava hareketi oluşur ve bu hareket ile oda içerisinde gözle görülmeyen toz parçacıkları hareket ederek insan sağlığını etkiler. Duvar iç yüzey sıcaklığının ortam sıcaklığına yakın tutmanın tek yolu ise ısı yalıtımıdır.

Ayrıca ısı yalıtımsız mekânlarda, oluşan nemli ortamlar (duvarlarda terleme, küflenme gibi), mikroorganizmaların üremesi için uygun koşulları yaratır. Bu da ortamdaki havanın solunum yolları için zararlı hale gelmesine yol açıyor. Nemli ortamlar ve bu ortamlardaki küf oluşumu, özellikle küçük çocukların üst solunum yolu rahatsızlıkları yaşama riskini büyük ölçüde artırır.

İyi yalıtılmış dış duvarlar sayesinde iç mekanlarda hava akımı azaltılır, bu da konut iklimini olumlu yönde etkiler.  Özellikle eski evlerde ve müstakil konutlarda, iç mekanlarda meydana gelen hava akımı ciddi bir sorundur. Soğuk dış sıcaklık koşullarında, yetersiz izolasyon nedeniyle, binaların farklı kısımları arasında hızlı bir şekilde sıcaklık farkları meydana gelir. Örneğin, mutfak ve oturma odası bir şekilde ısınmış olsa da, üst kattaki merdiven boşluğu ve koridorlarda rahatsız edici bir soğuk hakim olabilir. Alanlar arasındaki farklı sıcaklıklar nedeniyle iç mekanlarda hava akımları meydana gelir. Bu ise genellikle pencerelerin hava geçirmezliğinin yetersiz olması ile bağdaştırılır. Ancak eski pencerelerin hava geçirgen olmayan yenileriyle değiştirilmesi halinde bile iç mekanda hava akımlarının önüne geçilemez. Bunu önlemek dış cephe üzerinde ısı yalıtımı uygulanması ile sağlanabilir. Aynı zamanda, konutun izolasyonuna da hizmet eden ek yalıtım katmanı sayesinde iç mekanda artık büyük oranlı sıcaklık farklılıkları meydana gelmez. Konutun her yeri eşit bir şekilde sıcak olarak algılanır ve sıcaklık farkı nedeniyle hemen hemen hiç hava akımı oluşmaz.




3 Haziran 2014 Salı

Isı Yalıtımı Aslında En Temel İhtiyaç

İnsanoğlunun çok temel ihtiyaçları olan korunma ve barınma, aslında pek çok yeni ihtiyacı da beraberinde getirdi. En eski dönemlerde mağaralardan Eskimoların buzdan kulübelerine ve günümüzün çok katlı yapılarına kadar taşınan bu ihtiyaçların başında kendini soğuktan ve sıcaktan koruma ihtiyacı vardı.
 
Yalıtım kelimesi “olumsuz etkileri önlemek” şeklinde ifade edilebilir. Isı yalıtımı da “farklı sıcaklıktaki iki ortam arasındaki ısı transferini azaltmak için yapılan işlem” olarak açıklanabilir. Başka bir ifade ile kışın ısınmak, yazın da serinlemek için harcadığımız enerjiyi azaltmak ve daha rahat ortamlarda yaşamak amacıyla binaların dış cephe duvarları, cam ve doğramaları, çatıları, döşemeleri ve tesisatlarında, ısı geçişini azaltan önlemlerin alınmasıdır.

Yapıların iç ve dış etkenlerden doğru biçimde korunması ve değerini kaybetmemesi yalıtım ile sağlanabilmektedir. Günümüzde yalıtım sistemlerinin amacı; yapının zararlı boyutlarda ısı hareketleri ve buhar yoğunlaşması sonucu zaman içinde yapı hasarlarının (nem, küflenme, demir aksamının çürümesi-korozyonu vs.) ortaya çıkmasını önlemektir. Dolayısıyla yapının bakım masraflarını sınırlı düzeyde tutmak, yaşanılan iç ortamın konfor şartlarına uygun, kışın ısıtma, yazın soğutma enerjisinden tasarruf sağlayarak aile ve ulusal ekonomimize katkıda bulunmaktır.
Bina içerisinde konforlu yaşam koşullarının oluşturulması insan sağlığı için ne kadar önemli ise yapının dış etkenlere karşı korunması da içerisinde yaşadığımız, sağlam ve uzun ömürlü olmasını beklediğimiz yapılar için aynı öneme sahiptir.

Avrupa’da 50 yıllık bir geçmişe sahip olan ısı yalıtım çalışmaları, Türkiye’de özellikle son 10 yılda yoğunlaşmıştır. Avrupa ülkelerine göre, kişi başına tükettiğimiz enerji miktarı 1/3 az olmasına rağmen, ısınma için % 100 daha fazla enerji tüketilmektedir. Ülkemizde ısıtmak için harcanan enerji Fransa'dan yaklaşık % 50, İsveç'ten ise % 23 daha fazladır.

Isı yalıtımı ile %50 tasarruf

Türkiye’de enerji fiyatlarındaki yüksek artışların etkisiyle yalıtım teknolojilerine yatırım bilinci de giderek artmaktadır. Bugün Türkiye’de harcanan toplam enerjinin yaklaşık %40’ı konutlarda tüketilmektedir. Yapılacak ısı yalıtımı ile büyük ölçüde tasarruf edilebilmektedir. Dış cephe ısı yalıtımının kış aylarında ısınma, yaz aylarında ise klimalarla sağlanan soğutma işleminde enerji tüketiminde %50 oranında tasarruf sağlanabilmektedir. Bununla beraber yalıtıma yapılacak yatırım ortalama 3 yıl içerisinde kendini amorti etmektedir.

Isı yalıtımı artık, külfetli bir iş olmaktan çıkmış, yaratıcı olanaklar sağlayan bir deneyim haline gelmiştir. Ancak özellikle ısı yalıtımı renovasyonunda (tadilatında) kalite konusuna dikkat edilmelidir. Yüksek verimliliğe sahip ısı yalıtım sistemleri, nitelikli birer ileri teknoloji ürünleri olup, bunların uygulanması profesyonellerin uzman ellerine emanet edilmelidir. Tasarruf yanlış yerde yapılırsa bunun bedeli, yıllar sonra çok daha pahalı bir şekilde ödenmek zorunda kalınabilir. Kalitenin karşılığı ise uzun vadede alınır.

Baumit'in sunduğu Renovasyon Hizmet Paketi ile kalitesi ve uzmanlığınn yanı sıra güvencesini de kullanıcılarına sunuyor. Renovasyon Hizmet Paketi’nde sistem olarak Baumit Pro Isı Yalıtım Sistemi bulunuyor. Baumit’in apartman veya büyük ölçekli projeler için en uygun çözüm olarak sunduğu Pro Sistem, Avrupa Teknik Onaylarına uygun olarak ETAG 004  tüm kriterlerini yerine getiren test edilmiş ve belgelendirilmiş ısı yalıtım sistemidir. Bu belge ile ısı yalıtım sistem performansının en üst seviyede olduğu garanti altına alınıyor.
Pakette ayrıca Süpervizör Hizmeti, Uygulama Sigortası, Bakım Sigortası, Eşya Hırsızlık Sigortası, projelerin içeriğine bağlı olarak Termal Kamera ve Enerji Kimlik Belgesi hizmetleri de sunuluyor. Baumit bünyesinde bulunan süpervizörler şantiye alanlarında uygulama esnasında teknik destek ve danışmanlık hizmeti sunuyor. Uygulamanın her aşamasında süpervizörler, yapılan çalışmaları denetleyip raporlayarak ürün uygulamalarının olması gerektiği gibi yürümesini sağlıyor. Baumit süpervizörü tarafından kontrol edilen ve onaylanan uygulama ile sistem garantisi veriliyor.

Uygulama Sigortası, sistem uygulaması boyunca (en fazla 6 ay) meydana gelebilecek ve 3 şahıslara verilebilecek maddi zararları kapsıyor. Bakım Sigortası, çalışma bittikten sonra 2 yıl boyunca uygulama hatalarına karşı koruma kapsamında sunuluyor. Eşya Hırsızlık Sigortası, sistemi alan ve uygulamasını yaptıran herkesi uygulama süresince koruyor.
Projelerin içeriğine bağlı olarak sunulan Termal Kamera hizmeti binanın ısı kayıplarını ekran üzerinden izlenerek hazırlıkların yapılmasını sağlıyor. Baumit, zorunlu olarak 2017 yılına kadar tamamlanması gereken Enerji Kimlik Belgesi’nin alınması için de yardımcı oluyor.

Baumit Renovasyon Hizmet Paketi ile yapılacak ısı yalıtımı için 15 YIL sistem garantisi sunuyor.

31 Mart 2014 Pazartesi

Dış Görünüş Önemli mi?

Giydiğimiz kıyafet, saç, makyaj, aksesuarla, vb. aynaya baktığımızda kendimizden memnunsak o günü aynı memnuniyetle sürdürebiliriz. Gün içinde yaşanan olumsuzluklara bile bu yüksek enerji düzeyi ile olumlu yaklaşıp ya pozitif bir yaklaşım sergileriz ya da üstümüzden akıp gitmesine izin veririz.
 
Bazen de karşımızdaki kişiyi tanımak için önce dış görünümüne bakıp, ipuçları yakalamaya çalışırız.
 
Aslında aynı şeyi kendi oturduğumuz/almayı düşündüğümüz yapı veya karşımıza çıkan herhangi bir bina için de yapıyoruz. Daha kapıdan içeri girmeden bakımlı-bakımsız ayrımını yapmaya, içimizden değerlendirmeye başlıyoruz.
 
Binalar da insanlar gibi bakım istiyor. Bizi ilk karşılayan dış cephelerin bakımlı bir görünüme sahip olması aslında binanın sağlığı açısından da önemli. Çünkü zamanla duvarlar güneş, rüzgar ve yağmur gibi dış etkenlerle sağlıklı yapılarını kaybediyorlar. İşlevlerini yerine getirebilmeleri için cildimize bakar gibi binaların cephelerine de gerekli bakımı yapmamız gerekiyor.
 
Baumit’in Hazır Dekoratif Kaplamaları cephelerin sadece görünümünü güzelleştirmekle kalmıyor; aynı zamanda binalar için önemli koruma işlevini de yerine getiriyor. Ayrıca hem kolay hem de pratik bir şekilde uygulanabiliyor.
 
Baumit dış cephe yalıtım sistemleri ile uyumlu olan Hazır Dekoratif Kaplamaların, yüksek kaliteli pigmentler ile yaratılan canlı renkleri duvarlarda ilk günkü parlaklığını uzun yıllar muhafaza edebiliyor. Avrupa’nın dış cepheler için en zengin renk sistemi olan Baumit Life®’ın sunduğu 888 renk alternatifi ile çok çeşitli ve kişisel renk kullanımı yapmak mümkün. Tabii açık ve koyu renk tonları ile gölge ve ışık oyunları yaratmak da.

 
Ayrıca ürün grubu içinde Nano, silikon veya akrilik bazlı kaplama seçenekleri bulunuyor. Yüksek su buharı geçirgenliği ve su iticiliğine sahip bu ürünler, duvarlarda nem ve küf oluşumunun engellenmesine yardımcı oluyor. Nano teknolojiye sahip ürünler yüzeye kirlerin tutunmasını zorlaştırarak, cephelerde uzun süre temiz bir görünüm elde edilmesini sağlıyor.
 
Kendini iyi hissetmek binalarınızın da hakkı.

17 Şubat 2014 Pazartesi

Isı yalıtımı ile yaşam kalitesine destek olmak

 
Eskiden bir ev kiralanacak ya da satın alınacak olduğunda tanıdıklara haber salınır, emlak ofislerine bakılırdı. “İhtiyacınıza uygun bir ev” bulmak için “3 oda, bir salon, banyosu mutfağı da genişmiş” şeklinde birtakım kriterlere bakmak ve karar vermek yeterli idi. 
 
Ama bugün değişen yaşam koşulları ve tarzları ile beklentiler çok daha farklı. Evin metrekaresinin dışında yaşamımızı kolaylaştıracak veya katkı sağlayacak detaylar da arıyoruz. Daha seçici oluyoruz. Binanın zemin yapısından kullanılan pencereye, banyodaki armatüre, mutfaktaki ankastre ürünlerden parkesine kadar sorguluyoruz. Karar verirken, her ne kadar bütçeler göz önüne alınsa da, kriterlere uygun olduğunda ve “içimize sindiğinde” imzayı atıyoruz.

Görünen detayların yanı sıra görünmeyen detaylar da artık önem kazanıyor. Çünkü bunların da istediğimiz yaşam kalitesini etkileyen unsurlar olduğunun farkına varıyoruz. Isı yalıtımı (mantolama) da bunlardan biri, hatta en önemlilerinden biri diyebiliriz.

Konforlu bir konut sıcaklığı 19-22 ºC iken, nem oranının da %40-60 aralığında olması gerekiyor. Son yıllarda küresel ısınmanın yarattığı iklim değişiklikleri nedeniyle özellikle yaz aylarında bu oranları yakalamak zorlaşıyor. Kış aylarında da benzer durumlar yaşanıyor. Duvarlardaki terlemeler sağlıksız ortamlar yaratıyor. Doğru yapılan bir marka seçimi ve uygulaması sayesinde ısı yalıtımı ile sağlıklı mekan ortamlarının yaratılması mümkün. Nefes alan ve terleme yapmayan duvarlarla yaz ortasında nezle olmak ve alerjik sorunlar yaşamak, kışın da oda-duvar sıcaklığı arasındaki fark nedeniyle oluşan nem kaynaklı zararlı küflenmeler ortadan kaldırılabiliyor.
 
Ayrıca enerji maliyetlerine de katkısını unutmamak gerekiyor. Soğuk mevsimlerde ısınma maliyetlerini düşürerek, sıcak mevsimlerde ise klima ihtiyacını azaltarak iki yönlü enerji tasarrufu sağlanabiliyor. Yeni yapılarda bir ömür boyu enerji maliyetlerinden tasarruf edilebilirken, mevcut binalarda da yapılacak ısı yalıtımı tadilatı ile %50’yi aşan oranlarda tasarruf elde etmek mümkün oluyor.

Baumit, ısı yalıtım alanında kalitesini ve uzmanlığını kanıtlamış bir marka. Avusturya’nın en önemli markalarından biri. Sadece Avusturya içinde değil, Avrupa’da da ısı yalıtımında adından söz ettiriyor. Avrupa’da yaptığı 300 milyon metrekare yalıtımla şuanda Türkiye’nin toplam yalıtım miktarının neredeyse 6 katı bir uygulamaya sahip.  Bugün Türkiye’de de pek büyük projede tercih edilmesi bu uzmanlığın bir yansıması.

2014’e merhaba

 
Avusturya’nın yapı malzemeleri alanında lider markalarından BAUMIT, 2014’e yenilenmiş yapısı, ürünleri ve hedefleri ile “Merhaba” dedi.
 
Türkiye pazarına girdiği 2006 yılından buyana hızlı bir şekilde büyüyen ve başarılı projelere imza atan Baumit, 2014 yılında da aynı dinamizm ile yoluna devam ediyor. 2013 yılında inşaat sektörünün üzerinde yaklaşık %20’lik bir büyüme yakalayan Baumit, 2014 yılında da bu başarısını sürdürmeyi hedefliyor.

Marmara Bölgesi ve Ankara faaliyet alanında ilk üç marka içerisinde bulunan marka, güçlendirilen satış ekibi ve kanalları, ürün gruplarına eklediği yenilikçi ürünleri ile yerini sağlamlaştırmayı planlıyor. 2013 yılında Ankara Sinpaş Altınoran, İnceklife, Temapark gibi büyük projelerde tercih edilen ısı yalıtım markası olarak benzer büyük projelerde yer almanın yanı sıra renovasyon konularına ağırlık veriliyor.

Ayrıca ürünlerin kalitesi kadar doğru uygulanması konusuna da son derece önem veren Baumit, 2014 yılında bayilerine ve uygulamacılarına yönelik eğitimlerini de yaygınlaştırarak devam ettirmeyi ve daha nitelikli bir hizmet sunmayı amaçlıyor. Eğitimler sadece ısı yalıtımı ürün grubunda değil,
-Cephe kaplamaları ve boyaları,
-Sıvalar,
-Şap ürünleri
-Karo yapıştırıcıları ve derz dolgular
-Hazır Beton ve örgü harçları ürün gruplarında bulunan ürünleri içerecek şekilde yeni ürünler, bilgi güncellemeleri ve uygulama teknikleri üzerine detaylı bir şekilde gerçekleştiriliyor.

Baumit. İleriye yönelik fikirler.